1. Suçun Hukuki Dayanağı
Bu suç, Türk Ceza Kanunu’nun 216. maddesinde düzenlenmiştir. Toplumun barış, huzur ve kamu düzenini koruma amacıyla getirilmiş bir hükümdür. Suç, bireysel haklardan çok kamu düzenini ilgilendirir.
2. Suçun Maddi Unsurları
a. Fail:
Bu suçun faili, herkes olabilir. Herhangi bir kamu görevlisi veya özel statü aranmaz.
b. Mağdur:
Suçun mağduru doğrudan belirli bir kişi değil, toplumun kendisidir. Bu nedenle suçun mağduru birey değil, kamu düzenidir.
c. Fiil:
TCK m. 216, üç farklı fiil tipini suç olarak düzenler:
-
Birinci fıkra:
Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek.-
Şart: Bu fiilin, kamu güvenliği açısından açık ve yakın tehlike yaratması gerekir.
-
-
İkinci fıkra:
Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak aşağılamak. -
Üçüncü fıkra:
Halkın bir kesiminin benimsediği dinî değerleri alenen aşağılamak, fiilin kamu barışını bozma ihtimali varsa suç oluşur.
3. Manevi Unsur
Bu suçlar kastla işlenebilir. Failin, toplumun belirli kesimleri arasında düşmanlık, kin veya aşağılama amacıyla hareket etmesi gerekir. Taksirle işlenmesi mümkün değildir.
4. Suçun Oluşabilmesi İçin Aranan Şartlar
-
Aleniyet: Fiilin toplumda açıkça duyulabilir, görülebilir şekilde işlenmesi gerekir (örneğin sosyal medya paylaşımları, basın açıklamaları, miting konuşmaları vb.).
-
Kamu güvenliği açısından açık ve yakın tehlike: Özellikle birinci fıkrada, sadece kışkırtma değil, bunun kamu düzenini bozma tehlikesi yaratması da aranır.
-
Soyut eleştiri değil, aşağılayıcı veya tahrik edici nitelik: Eleştiri, ifade özgürlüğü kapsamındadır; ancak aşağılayıcı, düşmanlaştırıcı söylemler suç oluşturur.
5. Cezası
-
Birinci fıkra: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası
-
İkinci fıkra: 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası
-
Üçüncü fıkra: 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası
6. İfade Özgürlüğü ile Sınır İlişkisi
Bu suçun uygulanmasında ifade özgürlüğü (Anayasa m. 26 ve AİHS m. 10) dikkate alınmalıdır.
Yargıtay ve AİHM kararlarına göre;
-
Düşünce açıklamaları nefret, aşağılama veya kışkırtma boyutuna ulaşmadığı sürece suç oluşturmaz.
-
Eleştiri, mizah veya politik yorum niteliğindeki ifadeler cezalandırılamaz.
7. Yargıtay Uygulaması (Özet Eğilim)
-
Sadece sert eleştiri veya farklı düşünce beyanı, kamu güvenliği açısından tehlike yaratmadıkça suç sayılmaz.
-
Ancak toplum kesimlerini düşmanlaştıran, şiddete yönlendiren veya küçük düşüren açıklamalar suç olarak kabul edilir.
-
Sosyal medya paylaşımları, “aleni” sayıldığı için sıklıkla delil olarak kullanılır.
8. Suçun Takibi
Bu suç re’sen (kendiliğinden) soruşturulur. Şikâyete bağlı değildir. Savcılık, aleniyet taşıyan bir paylaşım veya açıklamayı resen soruşturabilir.
9. Görevli Mahkeme
Suçun türüne göre Asliye Ceza Mahkemesi görevlidir.